Henüz okulun ilk sınıfında, ilk gurbetlik, ilk defa onbeş tatile gitmenin heyecan ve telaşı yanında acemiliğinden olsa gerek. İslamköy'lü Ali Yılmaz İstanbul bakın nasıl valizi kaybetmiş?
Adadan Çanakkale'ye ayak basar basmaz bir koşuşturma başladı.Herkes memleketi istikametine otobüs bulma telaşında.Otobüsler hac mevsimi dolayısıyla kısıtlı sayıda az ve eski mi eski. Malum o zamanlar kutsal topraklara karayolu ile oldukça çileli gidilirdi.En yeni otobüslerde günlerce oralarda kalırdı.
Ali Yılmaz ve köylüsü Ali Özgül İzmir'e kadar otobüs buldukları için şanslı idiler.Ya İzmir'e varnca? Allah kerim dediler sarsıntılı ve yorucu bir yolculuktan sonra vardılar o zamanlar şehrin orta yerinde küçücük Basmane otogarına.Ali Yılmaz yolculuğu sırasında hemen bir formül düşünmüş onu uygulamaya koymuştu. Köylüsü Ali Özgül'e sen burda valizleri bekle hemen ben Isparta'ya iki bilet bulup geleyim dedi.Şansı yaver gitmiş iki bilet bulmuş dönmüştü bıraktığı yerdeki arkadaşının yanına.Ancak benim valiz nerde ? deyince Arkadaşının sen valiz mi bıraktın? demesiyle bir eksik iletişim sonucu valizin kaybolduğu anlaşıldı.Telaşa düşüp polise gitselerde nafile.
Çaresiz bindiler Isparta otobüsüne.Yol boyunca sitem etti arakadaşına Ali.Ya ben sana demedim mi? Bırakmadım mı valizi? Nasıl kaptırırsın? Tarzında sorulara arkadaşı üzgün vaziyette inan haberim yok görmedim duymadım..cevapları veriyordu.Üzüldü giden valizine Ali günlerce küstü arkadaşına..
Olan olmuştu artık.Ne yapacaktı Ali? içerisinde çamaşırları not tuttuğu defterleri..v.s. Arkadaşının bir anlık dalgınlığından valizi ile birlikte uçup gitmişti..Telefon bekledi tatil süresince adı adresi yazılı olduğu valizinden nafile..Giden gelmeyeceğine göre: Ali o sene tuttuğu notları tekrar yeniden tuttu günlerce.
Her şeyde bir hayır vardır derler ya? Ali de kimbilir? belkide bu sayede o sene ilk karnesinde zayıf getirdiği sınıfını doğrudan geçti. MUSRE/76